Sadece Güreş
HV
05 KASIM Salı 06:31
Advert Advert

Sporda "Doping" olmalı!

Sporda "Doping" olmalı!

YAĞLI GÜREŞ
Giriş Tarihi : 18-10-2024 19:57
Sporda

Sporda "Doping" olmalı!

Evet, yanlış duymadınız sporda "Doping" olmalı.  Yanlız bu "Doping" ilaçlı değil...

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün tarif ettiği gibi iyi bir sporcunun Zeki Çevik ve aynı zamanda Ahlâklı olması konusunda sözlü bilgilendirme dopingi olmalı. Yasaklı maddelerin sporcular üzerindeki zararları anlatılmalı. Bu yasaklı maddelerin zararlarının bir sporcuya spor hayatı ve sonrasında verebileceği zararlar yaşayabileceği sağlık sorunları en ince ayrıntılarına kadar anlatılmalı.

Ben konuya ilgi alanım yağlı güreş olduğu için oradan devam edeceğim. Fakat, bu konu tüm spor dallarını içine almalı. Şunu açık ve net belirteyim ben bu yasaklı maddeler konusunda ayrıntılı bilgiye sahip konunun uzmanı bir kişi değilim ve amacım da bilmişlik taslamak yada asla haddimi aşmak değil. Sadece iyi bir spor sever ve özellikle güreş sever biri olarak herkesin bildiği bir gerçek olan spora ve özellikle sporcularımıza geri dönüşü olmayan ağır ve tehlikeli kısa vadede başarı sağlasa da uzun vadede çok ciddi zararlar veren belki de ölümüne ağır ve zorlu hastalıklara sebep olan yasaklı maddeler konusunda fikir düşünce ve önerilerimi sıralayacağım...

Bazen bazı sorunların çözümleri hiç ummadık yerlerden gelebilir. Bu öneri ve düşünceler konunun muhatapları tarafından iyi bir çalışma ile harmanlanıp çok daha etkili ve faydalı bir çalışma haline gelebilir. Gelelim sadete... Birçok spor dalında olduğu gibi Ata sporumuz yağlı güreşte de son yıllarda yasaklı madde konusu gündemden düşmediği gibi, bu konu kullanım açısından sporcularımıza zarar verdiği kadar bir o kadar da camiaya zarar vermekte. Bu konuda her ne kadar cezai işlemler uygulansa da, her geçen gün bir yiğidimizin adı yasaklı madde ile anılmakta. Hatta aldığımız duyumlara göre durum öyle bir hal almış ki; yasaklı madde kullanmayan pehlivan yok denecek kadar azalmış ve pehlivanlar arasında şöyle bir söz  gezer olmuş üzülerek bu sözü ben de birçok pehlivandan duymuşluğum var. "Dopingsiz pehlivan yok, dopingli yakalanan pehlivan var" ve hatta bu yasaklı maddelerin alt boylara küçük ortanın da altındaki boylara kadar indiği söylenmekte.

Zaten dikkatli bir güreş sever sezon öncesi ve sezon sonrası minikten başa kadar pehlivanlardaki değişimi asla gözden kaçırmaz. Örnek verecek olursak bazı Başpehlivanlarımız doğal bir kaya taşı gibi dururken, bir süre sonra adeta bir mermer ustasının elinde işlem görmüş adeta hiç hatasız boşluk bulunmayan pürüzsüz bir granit gibi mermer gibi duruyor. Altboylara baktığımızda sezon öncesi parmak gibi kalem gibi duran bir pehlivan, sezonda bir anda sert sıkılmış profesyönel bir boksör yumruğu gibi onlarda dopdolu duruyor ve en kalabalık boylar arasında bile onlar kendilerini belli ediyor. Bu durumda yasaklı maddeden yakalanmayan pehlivan kısa vadede kazanan gözükse de bence kazananı sadece bu işin ticaretini yapan gözünü para bürümüş zalimlerdir. Gerçi onların kazancı da dünyalık onlar da hak huzurunda en büyük kaybedenlerdir.

İnsan vücudunun çok uzun vadelerde büyük emeklerle çalışmayla alabileceği güçlü fiziği hızlandırılmış bir sürede bir insana tatbik edersen o insana ileri zamanlarda ne gibi tahribatlar açılır. Az çok herkesin bir fikri vardır. Lâkin, konunun uzmanları bu konuları bir ders niteliğinde işler ve en ince ayrıntılarına kadar anlatılırsa, eminim bu yasaklı madde kullanımı bu kadar kolay ve yaygın olmaktan çıkar ve kazanan aç gözlü para gözler değil, koçyiğitlerimiz olur.

Durum bu kadar vahim olduğuna göre benim kişisel kanaatim bu yasaklı maddeler konusunda cezalar yeterince caydırıcı değil ve sporcularımız yasaklı maddelerin zararları konusunda yeterli bilgiye sahip değiller. Bir spor sever olarak bence yasaklı maddeler konusunda caydırıcı cezalardan önce minikten başa kadar tüm pehlivanlarımıza kış sezonunda konunun uzmanları tarafından bölge bölge seminerler verilmeli, bu seminerlere antrenörler, başpehlivanlar lisanslı tüm pehlivanlar katılması zorunlu tutulmalı, seminerlere katılım sağlamayan pehlivanların lisansları vizelenmemeli. Seminerler hızlandırılmış iş güvenliği dersleri havasında yani mevzuat gereği değil, üzerine hassasiyetle durulacak şekilde ciddiyetle takip ve kontrol altında yapılmalı. Bu seminerler maliyet açısından sosyal sorumluluk projesi gibi bölgelerin spor tesisleri, belediyelerin sosyal tesisleri, konferans salonlarında yapılabilir. Yasaklı maddelerin zararları konusu yeterince işlediğinde ikinci bir etap olarak da yasaklı madde kullanan sporcuların taviz doğurmayacak caydırıcı ağır cezaların anlatımı ve alınabilecek cezaların sporcunun spor hayatına verebileceği zararlar konusu da yine konunun uzmanları spor adamları tarafından anlatılmalı...

Bir çalışma da yine konunun uzmanları tarafından istişare edilip yasaklı madde konusunda her yolu kapatabilmek amaçlı sporculardan numune hangi zaman aralıklarında, hangi dönemlerde, hangi sporculardan alınmalı gibi bir çalışma da yapılmalı. Maliyetinin yüksek olduğunu duyduğumuz bu teslerin en azından bir süre maliyetine bakılmayıp, kış sezonunda sezonun başında ortasında olmak üzere sezonda üç sefer alınmalı ve testlerinde yasaklı madde çıkan sporcu üst boylarda ise kendilerinden, alt boylarda ise antrenörlerinden ve hocalarından tüm maliyetler tahsil edilmeli. Test sonucu olumsuz çıkan altboy sporcu en az beş yıl ceza almalı, ustalarının antrenörlük lisansları o sezon boyu geçersiz sayılmalı, üst boylarda bu cezalar pehlivanın kariyerine bakılmaksızın direkt lisans iptaline gitmeli. Durumun önemi ehemmiyeti bilinmeli. Bu konuda asla kimseye tolerans gösterilmemeli. Er meydanında güreş tutan her pehlivan her an numunesinin alınabileceğini bilmeli ve sezon içinde alınacak numune hiç kimseye bildirilmeden pehlivan kayıtları yapıldıktan sonra ansızın gelinmeli. Kayıt yaptırıp numuneden kaçan pehlivana en az iki yıl güreştirilmeme cezası verilmeli. Caydırıcı cezalar yanında numunesi temiz çıkan pehlivanlar da ödüllendirilmeli.

Yazımın içerisinde de dediğim gibi bu konuda birçok kişinin fikri vardır. Bu düşünce ve fikirler konunun uzmanları tarafından harmanlanıp, içinden faydalı ve etkili olan bölümler alınıp bilir kişiler tarafından daha etkili daha akademik bir çalışma ile tüm sporcularımıza ağız yolu yada damar yolu ile değil, zihin yolu ile daha sağlıklı daha güçlü ve daha aktif sporcu olma konusunda fikri doping verilebilir.

Saygılarımla...

Yalçın Kaynak / Sadece Güreş Programı Yorumcusu

AdminAdmin

YORUMLAR